İşgücü devri (Turnover Rate), belirli bir dönem süresince çalışanların bir organizasyondan ayrılma hızını ifade eder. Bu hesaplama, işverenlerin ihtiyaç ve beklentisinden yola çıkılarak yapılır. Özellikle İnsan Kaynakları departmanı tarafından kullanılan bu metrik, çalışanların örgütsel bağlılığını, iş tatminini ve genel olarak çalışan deneyimini analiz etmek için kaynak oluşturmaktadır. Yüksek bir işgücü devir oranı, bir şirketin işgücü istikrarı ve verimliliği üzerinde olumsuz bir etki yaratmaktadır. Consult Saga olarak artan işgücü devri oranı ile nasıl başa çıkabileceğinize dair bazı önerileri derledik.
İşgücü Devir Oranını Anlama
İlk adım, işgücü devri oranınızın neden yüksek olduğunu anlamaktır. Çalışan memnuniyeti anketleri veya çıkış mülakatları gibi araçları kullanarak, çalışanların neden ayrıldığını belirlemeye çalışın. Unutmamak gerekir ki işgücü devir oranının sabit bir kriteri bulunmamaktır. Bu bağlamda her sektörün, her işin farklı normları bulunmaktadır. Bir iş yerinde yüksek olarak nitelendirilebilecek iken bir başkasında ise normal ölçülerde kabul edilebilmektedir. Bir işletmede turnover oranı çeşitli nedenlerle yükselebilir;
- Düşük Ücretler: Çalışanlar en küçük ücret artışlarına dahi duyarlıdır ve bu sebeple başka işletmelere veya başka işlere geçme eğilimindedirler. Bu ortamda temel ücret dışında sağlanabilecek yan hakların kullanımı işletmeler açısından faydalı bir strateji olabilir.
- Uzun Çalışma Saatleri: Ortalama çalışma saatlerinin uzun oluşu, işi bırakmada veya işi değiştirmede bir etken olabilir. Çalışma saatleri dolayısıyla iş-yaşam dengesi bozulan bireyin verimliliği düşecek ve mutsuzluğunu çalışma ortamına da yansıtacaktır.
- Olumsuz Çalışma Koşulları: İşgücü devir oranının yüksek olması, çalışanların şirketteki çalışma koşullarını olumsuz olarak değerlendirdiğini gösterebilir.
- Görünmeyen Maliyetler: İşgücü devri oranının yüksekliği, işe alım ve eğitim giderlerinin yükselmesine yol açar. Ayrıca, boşalan yerlere getirilecek kişilerin bulunması ve eğitilmesi, müşterinin tatmin edilmesi ve elden kaçırılmaması, işe yeniden alınan kişiyle çalışan herkesin veriminin azalması gibi nedenlerden de kaynaklanır.
Çalışan Bağlılığını Artırma
Çalışanların bağlılığını artırmak, işgücü devri oranını düşürmenin en etkili yollarından biridir. Bu, çalışanların yeteneklerini ve ilgi alanlarını dikkate alarak iş rollerini kişiselleştirmeyi, çalışanların profesyonel gelişimine yatırım yapmayı ve çalışanların çabalarını takdir etmeyi içerebilir. Çalışanların örgüte bağlılığını artırmak için çeşitli yöntemler bulunmaktadır:
- İnsan İlişkilerine Önem Verin: Yöneticiler ve çalışanlar arasında sağlam bir ilişki kurmak, çalışanların iş yerine olan bağlılığını artırabilir.
- Şirketin Bir Parçası Olduğunu Hissettirin: Çalışanlara belirli sorumluluklar vermek ve neyi niçin yaptıklarını anlatmak, çalışanların daha bilinçli hareket etmesini sağlar.
- Başarıları Takdir Edin: Çalışanların başarılarını takdir etmek, onları motive eder ve şirket içindeki verimliliği artırır.
- Çalışanlara Karşı Anlayışlı Olun: Çalışma saatleri açısından esnek olmak, çalışanların motivasyonunu ve iş sürecindeki verimliliğini artırabilir.
- Geliştirici Eğitim Programları: Çalışanların yeteneklerini ve becerilerini geliştirmek için eğitim programları düzenlemek.
- Amaç Birlikteliği: Çalışanların karar mekanizmasına katılması, onların iş yerine daha fazla bağlı hissetmelerini sağlar.
- Pozitif Bir Çalışma Ortamı Oluşturma: Çalışanların iş yerinde kendilerini değerli ve rahat hissetmelerini sağlamak önemlidir. Bu, olumlu bir iş kültürü oluşturmayı, iş yerinde açık ve dürüst iletişimi teşvik etmeyi ve çalışanların fikirlerini ve geri bildirimlerini dikkate almayı içerir.
Çalışma Ortamını Nasıl İyileştirebilirsiniz?
Çalışan Sağlığını Teşvik Edin: Çalışanların işe odaklanabilmeleri için fiziksel ve zihinsel olarak uygun olmaları gerekir.
Kapsayıcılığı ve Çeşitliliği Teşvik Edin: Çeşitli kültürlerden, yaşam deneyimlerinden ve bakış açılarından insanları dahil etmek, daha geniş bir perspektif ve daha yaratıcı çözümler sağlar.
Olumlu Bir Dil Kullanın: İş yerinde kullanılan dilin pozitif ve yapıcı olması önemlidir.
Ergonomik Çalışma Ortamı Oluşturun: Çalışma alanında kullanılan mobilya, ekran, klavye ve dökümanların rahat bir şekilde hareket etmeye olanak sağlayacak şekilde düzenlendiği bir ortam sağlanmalıdır.
Artan işgücü devri oranı ile başa çıkmak zorlu bir süreç olabilir, ancak bu önerileri uygulayarak işgücü devri oranınızı yönetebilir ve düşürebilirsiniz. Unutmayın, her organizasyon farklıdır ve en iyi sonuçları elde etmek için stratejilerinizi kendi özel durumunuza göre uyarlamak önemlidir. Daha detaylı bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz!
